Ana içeriğe atla

Bir Gün

Sarhoş olsaydım bir gün,
Muhakkak seni sevdiğimi söylerdim.
Gözlerine bakmaya doyamadığımı,
Gözlerimin sadece seni görmeyi dilediğini söylerdim.
 
Sarhoş olsaydım bir gün,
Dağıtırdım her yeri,
Fazlaca düzgün kalmışım hayatta.
İçince daha cesur severdim ben seni.
 
Sarhoş olsaydım bir gün,
Şişenin dibini görür,
Evinin önünde sabahlardım,
Yanında olamadığım günler hatırına.
 
Eğer bir gün sarhoş olursam,
Seni sevdiğimi söylerim,
En cesur halimle.
Ama en korkak halimle şiirimi yaşıyorum,
Ve sadece yazıyorum "Seni seviyorum..."
           
                                                  "Aşkı Zikreden Yazar"
 
(Sevmek zor bu hayatta, hakkıyla sevebilmek. İnsanın karşılıksız sevebilmesi. Artık kimse kimseyi çıkarı olmadan sevemez oldu. Ve kimsenin sevgisine inanmaz olduk. Sevgimizi hakketmeyenlere verdik. Ne yazık ki hakkıyla sevilmedik belki de. Üzüldüğümüz kadar üzmedik, sevdiğimiz kadar sevilsek yeterdi... Kalbinde ki sevgiyi hakkıyla taşıyanlara selam olsun...
Bu arada sevdiğimizi söylemek için illa sarhoş olmaya gerek yok. Bakmayın ben yazdım ama bununla alakalı bir konu geçti bir gönüldaşla. Bende bu şekilde yazdım. 😊😊)
 
 
 
 

Yorumlar

  1. Çok güzel bir şiir olmuş. Kavramın hakkını vermiş.
    Karşılıksız olabilirse sevgi, o zaman şiirlerde yazılanlardan olurdu sanırım :).
    Çok güzel :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Naçizane yazıyoruz, yorumlarınız en güzel hediye oluyor. Sanırım mutlu aşklar şiir olmuyor. Ama şiirlere aşık oluyoruz aynı zamanda vuslat istiyoruz. İnsanın ironisi işte...
      Sevgiler :)))

      Sil
  2. Bayıldım bayıldım. Harikasın yüreğine sağlık :) Ama gizli kalınca sanki daha yoğun ve temiz kalıyor sevgi. Sevdiğimiz kadar sevilmediğimizi gördükçe kirleniyor. Bilemedim valla :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında sevdiğimizi söylemeyi sadece aşkın itirafı olarak yazmadım. Onun haricinde dediğinize katılıyorum, insanlar anlamıyor sevdiğini söylemenin değerini. Kendilerini bir şey sanıp seven insanı yaralıyorlar. Evet ikilem ama hangisi olursa olsun ikisi de zor içinde mi tutmalı, yoksa söylemeli. Bilmiyorum bakmayın yazıyorum ama :)) Yazmak gibi olmuyor yaşamak. Sadece insanların duygularına tercüman olurum diye bir çaba benimkisi :)) Sevgiler teşekkür ederim bu güzel yorum için :))))

      Sil
  3. Sevdin mi tam hakkıyla seveceksin. Sevginin hakkını teslim edeceksin. Hakikat budur; gerisi hikayedir diyeceksin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Profösör, teşekkür ederim şiirsel yorumunuz için. Öyle güzel dile getirmişsiniz ki...

      Sil
  4. Sevmek için bahane çokta sevmeye niyeti olan yok canm 😃 yine güzel döktürmüssün 😃

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahhhh ne güzel dediniz :))) Çok teşekkür ederim, naçizane karalıyoruz işte :)) Sevgiler... :))

      Sil
  5. Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, beğenmenize sevindim :)))

      Sil
  6. Ne güzel satırlar dökülmüş yüreğinden ..Sevmek gerçekten Çok zor bir kavram bu hayatta Dilerim sevmeyi sevilmeyi hak eden insanlar çıkar karşımıza ...Yüreğine kalemine sağlık sevgiler ...Kalbinde ki sevgiyi hakkıyla taşıyanlara selam olsun...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, mutlu oldum yorumunla. Öyle zor artık dünyamızda her şey. Duygular bile pahalı bu hayatta, pahalıya mal oluyor bize. Sevgiler :)))

      Sil
  7. Sevmek çok güzel bir duygu sen de çok güzel anlatmışsın

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, ne mutlu bize kalemimiz anlatabildiyse bu duyguyu :))
      Sevgiler :))))

      Sil
  8. Çok güzel bir şiir olmuş. Blogunuzu keşif etkinliği sayesinde buldum. Benim bloguma da beklerim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Hoş gelmişsiniz öncelikle :) Bende uğrayacağım bloğunuza. Ama bir sınavım var ondan sonra inşallah, hatta pazartesi uğrayabilirim inşallah :))) Sevgiler :))

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sosyal Medya Kabadayıları, Klavye Delikanlıları (!)

  İnsanlar konuşmayı çok seven varlıklardır. Konuşma kabiliyeti insana verilmiş, haliyle insan da son harfine kadar kullanır bunu. Düşünen varlık olarak yaratılan insan düşünmez ama. Konuşmaya gelince heheeyy mangalda kül bırakmaz. Yani insan her zaman olduğu gibi burada da işine gelen kısmı alır, geri kalanını halı altına süpürme yapar.   Şimdi her yere de ulaşmıyor mu elleri, iyice yandık. Geçiyor klavyenin başına, hiç tanımadığı insanlara yağdırıyor. Bazen terbiyesizleşiyor ama yazmak hakkı. Konuşacak illâki sesli olmasa da, zehriyle yakacak birinin canını.   Öyle adamlık, hanımefendilik, sözüm ona delikanlılık sığındığın bilgisayar ekranının arkasından olmuyor. Yüreği olan, insan olan yapmaz bunu. Neymiş efendim o fotoğrafı atabiliyorsa, bu yazıyı yazabiliyorsa, böyle de yorumu hakkedermiş. Saygı çerçevesinde her yorum, eleştiri kabuldür. Buna lafımız yok. Hiçbir zaman olmadıda. Ama yazık size. Hiç var olmamış gibi yaşayıp, hiç var olmamış gibi öleceksiniz.   İnsanların t

KALEMİM

  KALEMİM   Hani bazen sen yazmak istemezsin. Kalem gelir defterin başına. Öyle bir gün işte. Gün geceye dönmekte.   Kalem dans etmeye başlıyor bu vakitlerde. Ben izliyorum dansını. Nasıl minnettarım kalemime. Atlı bir asker gibi daima dik. Her an savaşa hazır.   Hiç bırakmıyor beni  sağ olsun. Oda giderse yaşayamam. Hayatla aramdaki ince bir bağ gibi. Hem kopmaya çok yakın. Hem de hiç kopmayacak  olan bir bağ.   Kimler bırakmadı ki, gitmedi ki ve geri gelmedi ki...Kalemim bırakmadı. "Yaz" dedi bana. Dağıt kelimelerini. Kokunu saç satırlara. Cümleleri bağır çağır boş kağıtlara. Oku yazılanları. Ve sen tamamla eksik kalanları.   Kalemim benim can damarım. Sanki var olma sebebim. Sanki Rabbim'de bana bunu vermiş.   Yolculuğa çıkmak gibi. Keşfetmek ve tanımak gibi. Anlamak yaşamın anlamını. Bilmiyorum ki. Bir sırrı bilmek gibi işte.   Ah bu hoyrat kalem nerelere götürdü beni. İçimdeki dehlizlere. Bilinmeyenlerime. Bilsem sanki kaybolacaklarıma.   Kalem, kalem

KIR ZİNCİRLERİNİ

Kır Zincirlerini Kır zincirlerini bu kez, Fazla cesur olmasan da olur. Anı yaşa, Sonuç hüsran olsa ne olur.

Ölüm

  ÖLÜM   Ölüme gideceğiz hepimiz, Dudaklarda kahkahalarla, Belki gözyaşlarıyla, Ya da son umutla.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Kimimiz koşar adımla, Kimimizin ölüm yokken aklında, Ya da ansızın olacak bazılarımızda.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Genç yaşımızda, Yaşımızın geçtiği zamanlarda, Ya da yaşam sevincini taşırken her anımızda.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Kör bir kurşunla, Belki ölüm varken aklımızda, Ya da olmayacak intiharla.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Geride kalanlarla, Ne olursa olsun yaşanmışlıklarla, Ve olamadığımız mutluluklarla.   Bırakacağız hayatı acısıyla, tatlısıyla, ölüme gideceğiz hepimiz, Ne olursa olsun, acı bir vedayla...                                                                                                        "Aşkı Zikreden Yazar"   (Bir küçük çocuğa yazıldı bu satırlar. Hiç yokken aklında ölümüne sebep oldular. Ve nicelerinin. İnsan kendi türünden çektiğini çekmedi kimsel

Gece Kalpte

GECE KALPTE   Gündüze "İyi Geceler" oldu, O halde günaydın gece.   Gitmek ne zaman yüreğe vuruldu? Hoş geldin yabancı kalplere.   Sevmek nicedir insandan uzak, Okşamak sadece rüzgara kaldı.   Yalnızlık çoktur bizimle, Kalabalıklar çok sahte şimdilerde.   Gündüze "İyi Geceler" oldu, O halde günaydın gece.   Gündüz mutluların kalbinde, Biz ise kalbe giydirdik gece.   Yağmur ıslatmıyor artık, Sahi, en son ne zaman sırılsıklamdık.   Gözler görmekten uzakta kaldı, Dinlemek yoruyor artık aklı.   Sorma, sorsan herkes haklı, Kalp paramparça, kan içinde, İçinde acı, içinde gece saklı.   Şair diyor ya zaten; Gündüze "İyi Geceler" oldu, O halde günaydın gecem, Günaydın, bu senin de gecen...                                            "Aşkı Zikreden Yazar"   (Hayat bazen geceye günaydın demeni ister. Zaten sadece gündüzleri denilecek diye zorunluluk yoktur. Bize böyle öğretti