Ana içeriğe atla

Kapatın Dünya'nın Işıklarını Gidiyoruz

 
 
 Neyin önüne geçmek isterdim şu hayatta?  Herhalde zamanın. Ama olmayacağını biliyorum. Bir şelâleden daha hızlı akıp gidiyor zaman. Bizler ya tam ortasında hızını kesmeye, ya kenarında ona dahil olmaya ya da arkasından ona yetişmeye çalışıyoruz.

  Bazılarımızın zamanı bitiyor. Ve "Zamanın bitti, gidiyoruz." deniyor. Geride kalanlar ağlıyor, akıllarına ölüm geldiği için mi, zamanı biten kişiye mi? Yoksa zamanlarının dolmaya başladığı akılların geldiği için mi? Çünkü ölüm bize "Sizin için de geleceğim." der ve gider.
  Ama artık biz dünyayı yaşanmaz hale getirdik. Belki bir gün bize toptan "Kapatın ışıkları gidiyoruz." denecek. Sonra yaptıklarımız izletilecek. Acaba kaçımızda izleyecek yürek var? Ne kadar iyiyiz? Ben izleyebilecek miyim kendimi bilmiyorum.
  Yaşam bazen çok karmaşık geliyor. Büyümek gibi. Eskiden dizi izlerdim, şarkıları takip ederdim. Artık haberleri kaçırmıyorum. Yakından takip ediyorum olayları. Öğrendikçe bilmek istemiyorum. Bildikçe çok cahilim diyorum. Kendimi izlemeye yüreğim var mı o gün bilmiyorum.
  Büyüdükçe türküler hayatı daha iyi anlatıyormuş, anlıyorum. Türkülerin bağrı gerçekten yanıkmış, anlıyorum. Saz kalbin tellerine vuruyormuş aslında. Aslında ney sızılarımızı dile getiriyormuş.
  Hayat, geçiyor bir türkünün sözleri gibi. Ve bir gün bize "Kapatın Dünya'nın ışıklarını gidiyoruz." denecek. "Size verilen Cennet'i yok ettiniz. Hep şükürsüzdünüz. Aklınız hep sizde olmayanlardaydı. Sahip olduklarınızın asıl sahibinin kendiniz olduğunuzu sandınız. Kapatın, kapatın ışıkları gidiyoruz. Işığın değerini bilemediniz, karanlığı tadın belki seversiniz. Yada seveceksiniz. Yaptıklarınızdan karanlığı istediğiniz okunuyor." denecek. Benim verecek cevabım yok. Cevabı olan beri gelsin.
  "Kapatın Dünya'nın ışıklarını gidiyoruz." özetimiz bu bizim. İnsanlığımız bu bizim. Peki gelmek istemeyenler gelmeyecek mi? Paşa paşa gelecekler. "Gelir misiniz?" diye sorulmayacak.
  İyi şeyler yazmak isterdim. Mutlu anlar, zamanlar yazmak isterdim. Çocukların ağladığı, bilerek ağlatıldığı dünyada iyi şeyler yazılmıyor bazen. Yalan söyleyemem mutlu olduğum zamanlar var. Ve sevdiğim insanlar iyi ki varlar. İnsan kalamayanlar arasında dünyayı yaşanılır hale getiren sevdiklerim iyi ki varlar.
  Ne deyim ben şimdi. Yaşayamadık bu dünyada. Marsa gitmeye çalışıyorlar. Çabaları takdire şayan. (Bilmiyorum olur mu?) Ama insan aynı insan. Ne değişir ki gezegen farklı olsa. Küçük bir tavsiye olarak: "Kötülüğün seninle olduğu müddetçe ne değişir. Mekân değişse." derim. Ama bu tavsiyenin bir önemi yok.
  Ne deyim ben şimdi siz en iyisi;
  "Kapatın Dünya'nın Işıklarını Gidelim"
  Yaşayamadık biz bari gitmeyi bilelim...
 
"Aşkı Zikreden Yazar"       

Yorumlar

  1. Gitmekle çözülecek olsa keşke sorunlar. Ve gideceğimiz yerde bizi daha güzel bir hayat bekliyor mu? Meçhul. Biraz argo bir ifadeyle "başka dünya yok" diyorlar. Yok.
    Allah hesabını verebileceğimiz hayatlar nasip etsin. Kaleminize sağlık. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Evet hesabını verebileceğimiz hayatlar yaşayabilsek, inşallah...

      Sil
  2. Öyle akıcı yazmışsın ki hemencecik okudum.. Dünyalılar olarak çok zarar verdik hem gezegenimize hemde insanlığımıza. O ışık iyiler için yanıyor ve iyiler kötüleri yenecek inşallah🌹

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim canım :) Biz dünyanın kıymetini bilemedik. Evet ışık iyiler için hep var olacak. İyi kalmak ümidiyle, Sevgiler :))

      Sil
  3. Büsracim yine dokturmuussun ellerine saglik

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Estağfurullah :)) teşekkür ederim güzel yorumun için. Sevgiler :)))

      Sil
  4. Dünyayı karanlık hale getiren insanlar... "Gözünü kapayan yalnız kendine gece yapar gündüzü..." misali hayat nimetinin hakkını vererek yaşarsak yüzümüz de olur ölümle varacağımız meclise. Bizi dünyanın haksızlıkları sıkıyor, yaralıyor yoksa ne küçük kıyamet kendi ölümümüz ne de kıyametle dünya hayatının biteceği gün kaygısı değil. İnanana korku yok inanmayan da kendini oyalıyor sonuçta. Yüreğimizi aydınlatan dostlar var ya az da olsa ışığı bize yeten onlarla gidiyoruz birlikte. Aşkı zikrettikçe vakti gelmeden gidelim demek için erken..Sevgiler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim anlamlı yorumun için :) Evet herkes kendinden sorumlu. Sevgiler, sevgiyle kalın...

      Sil
  5. En iyisi mi gidelim biz buralardan. Buralar bir zamanlar dutluktu çünkü. Şimdi oldu beton yığını. Biz kirlettik bu dünyayı bu şehri. Biz kırdık birbirimizin kalbini.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Prrofösör çok teşekkür ederim bu güzel yorum için, çok doğru yazdıklarınız. Evet biz yaptık bunları...

      Sil
  6. of of ya ne güzel düşünmüşsün.

    YanıtlaSil
  7. başkalarıyla beraber izltmseler iyi olacak:) ışıkların ne zaman kapanacğı hiç bilinmiyor, ona göre yaşamak hayatı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahhh evet galiba büyük bir ekrandan izleyeceğiz filmimizi :) ışıkların ne zaman kapanacağı gerçekten bilinmiyor ama hiç kapanmayacakmış gibi yaşıyoruz. Teşekkür ederim güzel yorumun için. Sevgiler :):)

      Sil
  8. Gün ışığında görüp farkına varamadıklarımız....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gün gelip en acı gerçek olup kaşımıza dikilecekler. Sevgiler :)

      Sil
  9. Gidelim buralardan Büşra, mahvettik dünyayı. Bir gün belki karanlıklara gömülürüz. Şimdi herkes hayatını garantide gibi hissetse de, yılın ilk saatinde can verenler de öyle hissetmediler mi? Kim kondurur ki kendine ölümü? Tatsızlaştı dünya. Akıcıydı ve çok isabetliydi düşüncelerin ve anlatmak istediğin. Hakkımızda hayırlısı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel dediniz tatsızlaştı artık. İnsanlar şakanın tadını kaçırır gibi dünyanın tadını da kaçırdılar. Ne güzel bir yorumdu bu böyle :) Teşekkür ederim... Çokça sevgiler:):)

      Sil
    2. Teşekkürler Büşra kızım. Sevgiler canım :)

      Sil
  10. Gelmeme gibi bir şansımız olmayacak değil mi ?Ne yazık!Harika bir yazı tebrik ederim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olmayacak öyle bir şansımız. Gideceğiz...
      Çok teşekkür ederim :))

      Sil
  11. başkalarının kararttığı bu dünyada, onlara inat aydınlatmalı yarınlara umutla bakmalıyız. İnşallah başarabiliriz...
    Bloğunuza "Mcdrgnblggr Blogger Keşif Etkinliği" sayesinde ulaştım..
    Takipteyim..
    Bu akıcı yazılarınızı en kısa sürede okuyacağım.
    sevgiler..

    http://blogdakicin.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş gelmişsiniz öncelikle :)) Çok teşekkür ederim :))

      Sil
  12. Gitmek hepimizin yaşayacağı bir hadise lakin İlahi adalet karşısında ne yapacağız bilemiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten öyle ne yapacağız. İnsanlar kendilerinden çok emin gibi davranıyor. Rabbim o gün her birimizin yardımcısı olsun...

      Sil
  13. Bu başlık kadar derin ve beni etkileyen başka bir şey varsa, yazınız ve özellikle son cümlenizdir. Ne diyeyim, harika demişsiniz, gerçekten. Kaleminizie sağlık!!!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, güzel yorumunuz için. Mutlu ettiniz beni...

      Sil
  14. ''Gez dolaş dünyanın bütün patikalarını. Ancak ana yola geldiğinde patikalarda harcadığın zamana yanıp duracaksın.Necip Fazıl'' Yüregine gönlüne, kalbine ve kalemine sağlık diyorum başkada bişey demiyorum. Sevgiler. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Necip Fazıl'ı da çok severim. Ne kadar da doğru söylemiş yine. Sevgiler :)

      Sil
  15. İnsanlar olarak dünyayı mahvettik :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle gerçekten geri dönülemez şekilde mahvettik...
      Sevgiler :))

      Sil
  16. İşin özünden bakınca dünyayı karanlık hale getiren asıl kendi iç dünyasında karanlıkta kalır bence. Karanlıkta aydınlıkta ilk hareketle başlar ve devamı gelir. Başkasını değiştiremiyorsak kendimizi değiştirerek başlamalı derim. Başlamalı ki ilk hareket ortaya çıksın. Kim bilir belki onlar bize özenir. Yazın çok güzel olmuş dayanamadım bende bişeyler dedim işte:) Benimkisi eleştiri değil bir umut:)
    Bu arada hikaye kalpli kadın blog keşif etkinliğinden geliyorum, takibe aldım, banada beklerim :)
    sevgiler :)

    yenilenmeprojesi.blogspot.com.tr

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Estağfurullah teşekkür ederim güzel yorumunuz için. Hoşgeldiniz sevgiler...😊😊

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sosyal Medya Kabadayıları, Klavye Delikanlıları (!)

  İnsanlar konuşmayı çok seven varlıklardır. Konuşma kabiliyeti insana verilmiş, haliyle insan da son harfine kadar kullanır bunu. Düşünen varlık olarak yaratılan insan düşünmez ama. Konuşmaya gelince heheeyy mangalda kül bırakmaz. Yani insan her zaman olduğu gibi burada da işine gelen kısmı alır, geri kalanını halı altına süpürme yapar.   Şimdi her yere de ulaşmıyor mu elleri, iyice yandık. Geçiyor klavyenin başına, hiç tanımadığı insanlara yağdırıyor. Bazen terbiyesizleşiyor ama yazmak hakkı. Konuşacak illâki sesli olmasa da, zehriyle yakacak birinin canını.   Öyle adamlık, hanımefendilik, sözüm ona delikanlılık sığındığın bilgisayar ekranının arkasından olmuyor. Yüreği olan, insan olan yapmaz bunu. Neymiş efendim o fotoğrafı atabiliyorsa, bu yazıyı yazabiliyorsa, böyle de yorumu hakkedermiş. Saygı çerçevesinde her yorum, eleştiri kabuldür. Buna lafımız yok. Hiçbir zaman olmadıda. Ama yazık size. Hiç var olmamış gibi yaşayıp, hiç var olmamış gibi öleceksiniz.   İnsanların t

KALEMİM

  KALEMİM   Hani bazen sen yazmak istemezsin. Kalem gelir defterin başına. Öyle bir gün işte. Gün geceye dönmekte.   Kalem dans etmeye başlıyor bu vakitlerde. Ben izliyorum dansını. Nasıl minnettarım kalemime. Atlı bir asker gibi daima dik. Her an savaşa hazır.   Hiç bırakmıyor beni  sağ olsun. Oda giderse yaşayamam. Hayatla aramdaki ince bir bağ gibi. Hem kopmaya çok yakın. Hem de hiç kopmayacak  olan bir bağ.   Kimler bırakmadı ki, gitmedi ki ve geri gelmedi ki...Kalemim bırakmadı. "Yaz" dedi bana. Dağıt kelimelerini. Kokunu saç satırlara. Cümleleri bağır çağır boş kağıtlara. Oku yazılanları. Ve sen tamamla eksik kalanları.   Kalemim benim can damarım. Sanki var olma sebebim. Sanki Rabbim'de bana bunu vermiş.   Yolculuğa çıkmak gibi. Keşfetmek ve tanımak gibi. Anlamak yaşamın anlamını. Bilmiyorum ki. Bir sırrı bilmek gibi işte.   Ah bu hoyrat kalem nerelere götürdü beni. İçimdeki dehlizlere. Bilinmeyenlerime. Bilsem sanki kaybolacaklarıma.   Kalem, kalem

KIR ZİNCİRLERİNİ

Kır Zincirlerini Kır zincirlerini bu kez, Fazla cesur olmasan da olur. Anı yaşa, Sonuç hüsran olsa ne olur.

Ölüm

  ÖLÜM   Ölüme gideceğiz hepimiz, Dudaklarda kahkahalarla, Belki gözyaşlarıyla, Ya da son umutla.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Kimimiz koşar adımla, Kimimizin ölüm yokken aklında, Ya da ansızın olacak bazılarımızda.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Genç yaşımızda, Yaşımızın geçtiği zamanlarda, Ya da yaşam sevincini taşırken her anımızda.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Kör bir kurşunla, Belki ölüm varken aklımızda, Ya da olmayacak intiharla.   Ölüme gideceğiz hepimiz, Geride kalanlarla, Ne olursa olsun yaşanmışlıklarla, Ve olamadığımız mutluluklarla.   Bırakacağız hayatı acısıyla, tatlısıyla, ölüme gideceğiz hepimiz, Ne olursa olsun, acı bir vedayla...                                                                                                        "Aşkı Zikreden Yazar"   (Bir küçük çocuğa yazıldı bu satırlar. Hiç yokken aklında ölümüne sebep oldular. Ve nicelerinin. İnsan kendi türünden çektiğini çekmedi kimsel

Gece Kalpte

GECE KALPTE   Gündüze "İyi Geceler" oldu, O halde günaydın gece.   Gitmek ne zaman yüreğe vuruldu? Hoş geldin yabancı kalplere.   Sevmek nicedir insandan uzak, Okşamak sadece rüzgara kaldı.   Yalnızlık çoktur bizimle, Kalabalıklar çok sahte şimdilerde.   Gündüze "İyi Geceler" oldu, O halde günaydın gece.   Gündüz mutluların kalbinde, Biz ise kalbe giydirdik gece.   Yağmur ıslatmıyor artık, Sahi, en son ne zaman sırılsıklamdık.   Gözler görmekten uzakta kaldı, Dinlemek yoruyor artık aklı.   Sorma, sorsan herkes haklı, Kalp paramparça, kan içinde, İçinde acı, içinde gece saklı.   Şair diyor ya zaten; Gündüze "İyi Geceler" oldu, O halde günaydın gecem, Günaydın, bu senin de gecen...                                            "Aşkı Zikreden Yazar"   (Hayat bazen geceye günaydın demeni ister. Zaten sadece gündüzleri denilecek diye zorunluluk yoktur. Bize böyle öğretti